“…terzilikte bilgelik, çıplaklığı geliştirmektir,
demir levhalar arkasındakini sadece hak edene,
sadece hak edene, işte sadece ona bildirmektir.
Giysi günahkarların gözüne perde,
temiz kalplere ise kalpten bir penceredir.
Örmektir.
Güzelliği nazardan, günahtan saklayıp, bilgiye gösteririz.
Bizler terziyiz. Çıplak derinliğin bildiricileri.”
H.Kaytan

heykele dair

“ Sosyal heykel, yaşadığımız dünyayı nasıl biçimlendirdiğimiz ve şekillendirdiğimizdir. Bu nedenle heykellerimin doğası kesin ve bitmiş değildir. Birçoğunda işlemler sürmektedir; kimyasal reaksiyonlar, mayalanmalar, renk değişimleri, çürüme, kuruma. Her şey bir değişim durumundadır.” Joseph Beuys

Önemli olan, oluşturduğum yapıtın, kurgulanma aşamasından, sunuma kadar olan süreçte ve sonrasında; benim onunla kurduğum ilişkinin, çoğalarak, benim dışımdaki varlıklar dünyasıyla da varlığını paylaşarak yaşamaya devam etmesidir. Yapıtlarım, derdimi anlatmak ve yaşamı paylaşmak için ürettiğim nesnelerdir. Sergilenmek için değil varlığımı idame ettirmek için üretilmişlerdir. Paylaşıldıkça çoğalmakta ve kendini yeniden üretmekte, kimi zamansa tüketip yerine yenisini getirmek üzere yol açmaktadırlar. Onlarla kurulan ilişkiler, benimle kurulmuş ilişkilerdir ve bu olmadan ben yaşayamam. Yalnızlıktan ölürüm.

Hiç yorum yok: